TV Bilişsel Yetkinlikleri Nasıl Köreltir?
- İpek Sarıkaya
- 15 Ara 2019
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 16 Ara 2019

Düşünme, içsel konuşmadır. Konuşma ise, kelimelerle yapılır. Çocuğun kelime haznesini ne kadar zenginse, o kadar iyi düşünür. Düşünme, akademik performansı belirleyen temel bir bilişsel yetkinliktir. Kelime haznesi ise okuma veya edebi, entelektüel sohbetlerle gelişir. Her kesime hitap eden ve herkesin ilgisini çekme gayretinde olan tv programları haliyle zengin dile sahip değildir. Çocuğun kelime haznesine katkıda bulunmaz. Zengin olmayan kelime haznesi, doğrudan çocuğun düşünme becerisini köreltir.
Düşünmeden yapılan, dürtüsel davranışlarla dolu olan TV'ye fazla zaman ayıran çocuğun gözünde bu tür eylemler normalleşir. Onaylanan, hatta takdir gören yanlış davranışların olduğu sahneler, neden-sonuç ilişkisini kurma yapısını olumsuz etkiler. Çocuğun yargıya varma becerisi olumsuz etkilenir.
TV seyretme doğası itibari ile edilgendir. Çocuğun sırt üstü, hareketsiz bir şekilde, hızla değişen renkli imajları takip etmesi, bir metni okuması için gereken odaklanma gücünü azaltır.
TV seyretmek, zengin bir dile sahip olmayı gerektirmediği gibi, düşünmeyi de gerektirmez. Hatta bazı programlarda nerede gülünmesi gerektiğini belirten gülme efektleri vardır. Çoğu TV programı, çocuğa yorum yapma imkanı bile vermez.
Sonuç olarak, zengin bir kelime haznesi, güçlü düşünme ve muhakeme becerileri ve uzun odaklanma süresi için, çocuğunuzun yaşamından (ve tabii ki kendinizinkinden) TV'yi çıkarmanızı öneririz. Yerine, birlikte kitap okuma saatlerini, ailece edilen sohbetleri, birlikte oynanan masa oyunlarını, açık hava aktivitelerini, vb. koyabilirsiniz.
Ve unutmayın, her çocuk harikadır!
Comentários